Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutukluluğuna ilişkin yapılan başvurunun öncelikli olarak incelenmesine karar verdi. Kararın, Türkiye'den yapılan başvurular açısından nadir görülen bir uygulama olduğu bildirildi.AİHM'den dikkat çeken karar
Çorlu Karatepe Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu'nda tutuklu bulunan Avukat Mehmet Pehlivan, müvekkili Ekrem İmamoğlu'nun tutukluluğuna ilişkin AİHM'ye yapılan başvurunun öncelikli inceleme kapsamına alındığını açıkladı. Pehlivan, kararın kendilerine resmî olarak tebliğ edildiğini duyurdu.
Sosyal medya hesabından "Kamuoyuna duyurulur" ifadesiyle paylaşım yapan Pehlivan, AİHM'nin verdiği bu kararın, bugüne kadar Türkiye'den yapılan başvurular arasında istisnai nitelikte olduğunu vurguladı.
"İmamoğlu'nun haksız tutukluluğuna ilişkin yapmış olduğumuz AİHM başvurusunun öncelikli olarak inceleneceği kararı tarafımıza resmi olarak bildirilmiştir."
Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, AİHM'nin bu kararının siyasi ve hukuki açıdan önemli bir dönüm noktası olduğunu belirtti.
Emir, AİHM'nin Türkiye başvurularında çok nadir verilen bir kararla İmamoğlu dosyasını öne aldığını ifade ederek şu açıklamayı yaptı:
"Tutuklu meslektaşımız Avukat Mehmet Pehlivan'ın cezaevinden yürüttüğü hukuki mücadelenin ardından alınan bu karar, İstanbul'un ve Türkiye'nin iradesine vurulmak istenen pranga karşısında yeni bir aşamadır."
Emir ayrıca, sürecin yalnızca hukuki değil, toplumsal ve demokratik bir boyutu olduğuna dikkat çekerek, "Ancak son sözü, 19 Mart'tan bu yana direnen Türk halkı söyleyecek" ifadelerini kullandı.
AİHM'de bir dosyanın öncelikli incelemeye alınması, Mahkeme'nin başvuruyu ivedilikle ele alacağı anlamına geliyor. Bu uygulama genellikle;
Seçilme ve siyaset hakkı,
Kişi özgürlüğü ve güvenliği,
Toplumsal etkisi yüksek davalar
gibi alanlarda görülüyor.
Uzmanlar, bu kararın hem tutukluluk koşulları hem de yargı sürecinin meşruiyeti açısından yakından izleneceğini belirtiyor.
AİHM'nin öncelikli inceleme kararı, dosya hakkında kısa sürede kabul edilebilirlik ve esas yönünden değerlendirme yapılabileceğine işaret ediyor. Mahkeme, gerekli görmesi halinde Türkiye'den savunma talep edebilecek ve geçici tedbirler dahil olmak üzere çeşitli kararlar alabilecek.
Siyasi kulislerde ve hukuk çevrelerinde, bu gelişmenin Türkiye–Avrupa Konseyi ilişkileri açısından da yakın takibe alınacağı yorumları yapılıyor.
Gözler şimdi AİHM'nin atacağı bir sonraki adımda.